22 Aralık 2012 Cumartesi

İnsan (Bölüm 1)


Merhaba kısa bir süre sonra tekrar aranızdayım.
Hepimiz insanız ve herkes kendi kafasına uyanı kabul eder. Ama sizin kabul ettiğiniz doğru olmayabilir. Eğer bunları yazıyorsam bunlar benim düşüncelerimin eseridir ve kafanıza yatarsa benimsemezsiniz fakat yorum yapma hakkını kendinizde görmeyin.

Bir düşünceyi benimseyecekseniz tek taraflı bakmayın. Bunu söylememin sebebi bir düşünceyi benimsemeye karar verdiğinizde sürekli olarak iyi taraflarını göreceksiniz ve iyi yönlerini araştıracaksınız. Kendi düşüncenizi sorgulamazsanız karşınıza bilgili biri çıkınca bilgisiz durumuna düşersiniz. Çünkü kendi düşüncenizin eksi taraflarını araştırmamışsınızdır. Bu sadece düşünceler için geçerli değildir. Hayattaki davranışlarınız için de geçerlidir. Çünkü beyniniz sürekli olarak iyi olanlara veya olabileceklere yönelecektir. Kötü yönünü düşünmek istemediğiniz için düşünce size kusursuz gelebilir.

Örneğin birinin sizi sevdiğini düşünmek istiyorsunuz her hareketini beni seviyora çıkartmaya çalışırsınız, ne kadar öyle olmasa da sürekli iyiye yorarsınız. Çünkü siz onu öyle görmek istiyorsunuzdur. Ters hareket yapsa bile onu iyiye yormaya çalışırsınız, halbuki objektif bakarsanız bunların olmadığını görebilirsiniz. Olaya her bakış açısıyla bakıp her olasılığı düşünmek hata olasılığını en aza indirir. Bir konu hakkında sürekli objektif kişilerin görüşlerine de başvurun.
Çünkü her insan düşüncesi farklıdır.

Hepimiz insanız ve hepimiz düşünüyoruz. Düşünceleri benimsiyoruz, elbette düşünce çatışmaları olacaktır.  Fakat bu düşünme çatışmalarını şiddete dökerek sadece kin nefret hırs gibi şeyler elde edersiniz. Eğer bir insanı kendi düşüncenize katmak istiyorsanız bunu kavga ile değil kendi düşüncesinin yanlışlarını ona göstererek yapmalısınız.
Hitler demiştir ki: Aklın ve mantığın bittiği yerde son söz şiddete aittir. Bunu ben değil dünyaya gelmiş en büyük siyasetçilerden (ırkçı diye hakkını yemeyin zeki bir adam ve iyi bir siyasetçi yiğidi öldürün hakkını yemeyin) Hitler demiş. Artık ergenlik döneminde çıktık ve gençlik dönemine girdik. Bazı şeyleri farketmemiz gerek: şiddet çözüm değil.Aklı ve mantığı olan insanlarız bunları kullanalım.

Sürekli düşünce üstünde duruyoruz fakat düşüncenin önemini pek bildiğimizi sanmıyorum. Düşünce insandaki en önemli araçlardan biridir. Bir şeyi elde etmeden önce düşünürüz. Yani her şey ilk başta düşüncedir.

Örneğin satranç oynarken sonraki hamleleri hesap eder rakibinizin ne yapacağını düşünür sonrada harekete geçersiniz. Bunu yapmadığınız taktirde yani plansız bir şekilde satranç oynarsanız kaybedersiniz.  Hayatta böyledir plansız düşüncesiz bir koyuna dönüşürseniz hayattan hiç bir şey anlayamaz zevk alamazsın.

Daha kuvvetli bir örnek verelim. Grip oldunuz ve doktor size bir ilaç yazdı. Doktor herkesin dilinde inanılmaz iyi bir doktor.  Fakat doktor size yanlış bir ilaç yazdı sizde ilacı iyileşeceğinize inanarak içtiniz. İyileşeceğinizi düşündüğünüz için kendinizi iyi hissedersiniz ve iyileşme yolunda ilk adımı atmış olursunuz.